Yozgat Haber Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Sümeyye İlhan’ın sorularını samimiyet ile yanıtlayan Açıkel, Yozgat'a bir siyasi nezaket getirmek istediklerini ifade etti. Açıkel, ‘’Biz kampanyamızı ahlaklı, ilkeli, prensipli, dürüst, kimseye kötü söz söylemeden, kimse hakkında ileri geri konuşmadan sadece projelerimizle, yaptıklarımızla ve yapacaklarımızla ön plana çıkarak bir seçim kampanyası yürüttük. Bu da sahada bence bize yönelik olumlu dönüşlerin başındaki şey oldu. Çünkü zaten Ramazan ayındayız Yozgat küçük bir yer. Herkes birbirini tanıyor. Ben yine söylüyorum. Hiçbir Yozgatlının kalbinin kırılması hiçbir makamdan benim için daha önemli değildir. Kimsenin gönlünü, kalbini kırmadan kendimizi ifade etmeye çalıştık. Çok şükür bugüne kadar arkadaşlarımızla nezaketle aynı samimiyetle çalışmalarını yaptık. İnşallah hakkımızda hayırlısı olacak. Biz adaylığımız açıklandıktan sonra ilk başta Yozgat’ımızın Valisini ziyaret ettik. Çünkü devlet terbiyesi bunu gerektirir. Ondan sonra şehit ailelerimizi ziyaret ettik. Gazilerimizi ziyaret ettik. Onlar bizim için protokolün en başında gelen insanlardır. Sonra hem kamuoyuna bir mesaj verelim hem bu siyasi nezaket ortamını Yozgat'ın geneline yayalım. Hem de Yozgat'taki bu kutuplaşmayı, ayrışmayı, ayrıştırmayı ortadan kaldıralım diye bizden önce görev yapmış abilerimize, adaylarımıza, nezaket ziyaretinde bulunduk. Diğer Partilerin adaylarına nezaket ziyaretinde bulunduk. Çünkü seçimin böyle güzel bir ortamda geçmesi hepimizin tek temennisiydi. Çok şükür bugüne kadar çok olumsuz şeyler yaşanmadı. Güzel bir ortamda geçti. Yozgatlı da bundan gayet memnun kaldı. Biz herkesin kucaklaşmasını istiyoruz. Hangi siyasi partiden olursa olsun. Yozgatlılık her türlü siyasi parti aidiyetinin üstünde bir kavramdır. İnsanların kavga diline artık tahammülü kalmadı, sevgi dilinin hakim kılınmasını istiyoruz. Herkesi kucaklayacak, herkesi sevecek, herkese hoşgörüyle bakacak. Hangi görüşten olursa olsun. Kimi desteklerse desteklesin, herkesin başımızın tacı olunduğunun bilinmesini isterim özellikle. Yozgat maalesef çamlıkla Nohutlu tepesi arasında kalmış, sıkışmış bir dar boğazın içerisinde kalmış. Yozgat'ı bu dar boğazdan bir şekilde çıkarıp kurtarmalıyız. Yozgat'ı genişletmeliyiz. Yozgat'taki bazı problemlerin ana çözüm noktası budur. Yozgat'la iki tepe arasındaki şıklıktan kurtarmamız gerekiyor. Yozgat'a aynı zamanda da iki insan arasındaki sanki başka bir alternatif yokmuş gibi şeyden de çıkartmamız gerekiyor. Yozgat'ta sadece Kazım Bey yok. Yozgat'ta sadece Celal Bey yok. Yozgat Kazım Bey'den de Celal Bey'den de Ömer Açıkel'den sizden de hepimizden büyük. İnsanların iki kişi arasında tercih yapılmaya zorlanması da adaletli bir şey değil. Başka alternatifler de var. Daha güzel alternatifler var. O yüzden bu sloganın tuttuğunu düşünüyorum ben’’ dedi.

Yozgat Belediyesi Bozokspor, 3. Lig’e yükseldi Yozgat Belediyesi Bozokspor, 3. Lig’e yükseldi

‘’BİZ ZATEN İKTİDAR ORTAĞIYIZ’’

Açıkel, açıklamasını şu şekilde sürdürdü; ‘’Biz zaten iktidarın bir ortağıyız. Sonuçta yani öyle de olsa biz ondan mutlaka pozitif olarak bir ayrımcılık mutlaka göreceğimizi düşünüyorum. Çünkü bugün ittifakın en güçlü ortaklarından birisiyiz. Yukarıda partilerimizin parti büyüklerinin yukarıdaki dostluğu, samimiyeti, dayanışması, birleştirici ruhu Babandan daha yüksek bir seviyede seyrediyor. Dolayısıyla ben bunun yani bir iktidar partisinin de belediye başkanıymışım gibi her türlü pozitif ayrıcalıktan faydalanacağımızı düşünüyorum. Çünkü ben de aynı zamanda Cumhur İttifakı'nın bir belediye başkan adayıyım. Ama öbür taraftan şöyle birazcık da iş bilenin yani at binenin kılıç kuşananındır. bizim belediyecilik tecrübemiz var. Biz ittifak ortağı değilken de belediye başkanlığı yaptık ve birçok ödül aldık. Birçok başarılı hizmet yaptık. İttifak ortağıyken de belediye başkanlığımız devam etti. Biraz vizyon olursanız, birazcık da kişisel ilişkileriniz, siyasi ilişkileriniz iyi olursa her türlü imkandan faydalanabilirsiniz diye düşünüyorum. Hangi yatırma, nereye başvuracağınızı bilmiyorum.’’

‘’BELEDİYE PERSONELİNİN İÇİ RAHAT OLSUN"

Belediye Personelleri ile alakalı soruyu da samimiyet ile cevaplayan Açıkel, ‘’Mutlaka herkes kendi ekibiyle çalışmak ister. Yani ben şu anda AK Parti'den belediye meclis üyesi olup da belediye başkan yardımcılığı yapan birisiyle zaten belediye başkanı olarak çalışmam mümkün değil. Dolayısıyla biz de kendi arkadaşlarımız da üst seviyede çalışacağız ama belediye personeli bu konuda rahat olsun. Bir her zaman söylüyoruz. İş yapan herkes, işini yapan herkes işe işine devam edecek. Ama işini yapmak kaydıyla, işini güzel yapmak kaydıyla işine devam edecek. Bunda bir sıkıntı yok zaten. Hiç kimsenin ekmeğiyle, aşıyla olmayacak kadar siyaseti basit yapmıyoruz. Bunlar bizim insanlarımız. Bunlar bizim evlatlarımız. Bunlar bizim arkadaşlarımız. Yeter ki işine, aşına sahip çıksınlar. Memleketine, belediyesine sahip çıksınlar. Verilen görevi bir hakkın yerine getirsin, bunun dışında hiç kimsenin endişe etmesine gerek yok’’ diye konuştu

‘’BELEDİYENİN NE KADAR BORCU OLURSA OLSUN BELEDİYENİN BUNU ÖDEMEYE GÜCÜ YETER’’

Açıkel, ‘’Kulaktan dolma bilgilerle hareket etmiyorum. O yüzden birçok sosyal medyada yayınlar yapılıyor. Sahte hesaplardan bir şeyler paylaşılıyor. Konunun içeriğini bilmeden benim bir yorum yapmam mümkün değil. Bu insanlığa da, devlet adamlığına da Belediye başkanlığına da, belediye başkan adaylığına da yakışacak bir durum.  Yozgat Belediyesi'nin ne kadar borcu olduğunu emin olun tahmin edemiyorum, bilmiyorum. Ama ne kadar borcu olursa olsun Yozgat Belediyesi'nin bu isterse bir milyar sekiz yüz milyon olsun, isterse iki milyar olsun. Yozgat'ın ve Yozgat Belediyesi'nin bunu ödemeye gücü yeter. Yeter ki mali disiplin sağlansın, şeffaf bir belediyecilik anlayışı hakim kılınsın. Ahlaklı bir belediyecilik yapılsın. Tasarruf yapılsın. Fazladan harcamaların önüne geçilsin. Belediyecilik üretken bir belediyecilik anlayışıyla sadece İller Bankası'ndan gelen yani merkezi hükümetten gelen parayla belediyecilik tam manasıyla yapılmaz. Belediye de kendi kaynaklarını ortaya çıkarmak zorundadır. Bu kaynaklar ortaya çıkartacağız. Yine üretken belediyecilik anlayışını hakim kılacağız. Bu sayede de ben ödenmeyecek bir borç olduğunu düşünmüyorum. Türkiye'de borcu olmayan belediye de yok. Sonuçta bunların hepsi şeffaf, adil ve mali disipline sahip bir belediye yönetimiyle çok rahat ödenir ve belediye kara dahi geçebilir’’ şeklinde görüş bildirdi.

"BELEDİYENİN BİRŞEYLER ÜRETMESİ GEREKİR"

Belediyenin mutlaka bir şeyler üretmesi gerektiğine de değinen Açıkel, şöyle konuştu; ‘’Mutlaka belediyenin bir şeyler üretmesi gerekiyor. Yani belediyenin bir üretim tesisleri kurması gerekiyor. Belediyenin giderlerini azaltacak tedbirleri alması gerekiyor ve gelirlerini yükselterek tedbirleri alması gerekiyor. Bunlar için hepsi için ayrı ayrı planlarımız var. Önceliklerimizi hep beraber seçildikten sonra arkadaşlarımızla beraber oturacağız, değerlendireceğiz. Bir belediyenin önce mali yapısını bir ortaya koyacağız, çıkaracağız. Nerede ne eksiğimiz var, nerede ne yanlışımız var? Hangi konuda sıkıntı yaşamış belediye, hangi konuda tedbirler alınması gerekiyor? Bunların hepsini hep beraber değerlendireceğiz. Ben bir muhasebeci değilim. Yani bir ekonomist değilim. Ama iyi ekonomistlerle çalışırım. Bunu şiar edinmiş bir insanım kendime. Her konunun uzmanıyla çalışıp ve halkın da bütün şeffaf bir şekilde gözü önünde, bütün kamuoyunda belediyenin mali durumunu ortaya koyup bunu düzeltecek tedbirleri mutlaka almak durumundayız. Alacağız buna yeter tecrübemiz var. Sonuçta ben de Sarıkaya Belediyesi'ndeyken borçlu bir belediye devralmıştım. Ama bugün itibariyle kasasında artı değerli bir belediyeyle bugün karşınızdayım. Mutlaka üretimi artıracağız. Yozgat'ın marka değerini artıracağız. Sadece belediyenin ekonomik gücünü değil, küçük esnafın da ekonomik gücünü yukarı seviyeye çıkaracak tedbirler almak zorundayız. Çünkü belediyecilik aslında insan hayatını kolaylaştıran tedbirleri alan bir mekanizmadır. Maalesef Yozgat bugün geldiğimiz nokta itibariyle her alanda insan hayatını zorlaştıran unsurla ön plana çıkıyor. Biz önce küçük esnafımızın, yerel esnafımızın günlük cirosunu arttıracak tedbirleri almak zorundayız. Sonra istihdama yönelik tedbirleri almak zorundayız.’’ İhsan ÇELİKKAYA

Editör: Haber Merkezi